Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ötekilerin Felsefe Tarihi: Eskil Çin Düşüncesi Üstüne
Eskil Çin felsefesi, Çin’in 21. yüzyıldaki yükselişine dek, felsefe tarihinde eskil Yunan merkezli felsefe tarihyazımlarına bir ek gibi görülüyordu ve sık sık bu felsefenin ‘Batı’nınki gibi çağdaş, ileri, gelişkin vb. olmadığı satıraralarından sezdiriliyordu. Her tür resmi tarihyazımının marazlarından felsefe tarihyazımı bile muaf değil. Batı,
paradigma paradigm Yunanca "yapı, örnek, model" 1.) Kuhn'un bilim tarihi analizinde, bilimsel sorunlara belli bir yaklaşımı tanımlayan bir yol gösterici, varsayımlar, teoriler ve yöntemler toplamı. Kuhn'a göre doğal bilimlerde ve toplumda, her birisi kendinden öncekilerden daha kapsamlı olan ilerlemeci bir paradigmalar evrimi söz konusudur. 2.)Sosyal psikolojide üretim ilişkileri, bireylerarası etkileşim, devlet-birey ilişkisi, resmi ideoloji vb. de dahil olmak üzere belli bir toplumsal yapı modeli (kapitalist paradigma, sosyalist paradigma gibi). 3.) Araştırmalarda deneyin veya araştırmanın çeşitli aşamalarına ilişkin deneysel bir tasarım veya plan, ya da incelenen süreç veya davranışın bir modeli (>>işlemsel şartlandırma paradigması gibi). 4.) Bir sorunun çözümü veya anlaşılması konusunda benimsenen, baz alınan belli bir teorik veya bilimsel yaklaşım (örneğin depresyona yönelik bilişsel paradigma ya da psikanalitik paradigma gibi). 5.) Dil biliminde, "giderim, gidersin, gideriz, giderler vb." gibi bir kelimenin aldığı biçimlerin toplamı.
Reklam
sistem teorisi systems theory Fiziksel ve sosyal gerçekliğin bütün düzeylerinde düzenin nasıl gerçekleştiğini açıklamayı hedefleyen ve dünyayı, her türlü olayı ve şeyi birbiriyle ilişkili, birbirine bağımlı bir ilişki içinde, bileşen öğelerine indirgenemeyen özelliklere sahip entegre bir bütün olarak değerlendiren bir teori. Genel olarak bir sistem varlığını sürdürebilmek için çevresinden düzen transferine bağımlıdır. Bu teoriye göre bir sistem çevresinden düzen alamadığı takdirde, ya çevrenin ya da sistemin değişmesi gerekir. Düzenin veya transferin çevreyi tehdit etmesi halinde ise sistemin değişmesi gerekir. Sistem teorisi, bir toplumun çevresini (insani ve fiziksel) göz ardı eden toplum, aile, bürokrasi, suç, sapma, hastalık vb. teorileri, toplumun ve insanın yeterince anlaşılmasının önündeki politik birer engel olarak değerlendirir. Ayrıca >>negentropi
''Moscovici ve Hewstone'a göre düşüncemiz ve dilimiz anlamlara dayanır. Oysa anlam, bizzat enformasyondan çıkmaz. Kuşkusuz, bilgi öğeleriyle uğraşırız, ama bunlar bize, asla brüt halde (başlangıç tanımları) görünmezler. Bunlar kişiden kişiye, gruptan gruba değişen bir teoriye, bir temsile göre değer taşırlar. Kısacası, anlam algının açıklığı veya çıkarsamaların doğrulu tarafından, olgular veya enformasyon öğeleri tarafından belirlenmez. Anlam büyük ölçüde, kavramsal bir sisteme, bir ideolojiye, bir ontolojiye ve bir bakış açısına, eski angajmanlara bağımlıdır. Sağduyu düşüncesi içerisinde tüm bilimsel teorilerin temsili, hem içeriğinin, hem de bilişsel yapının derinden bozulmasını içerir. Bu bozulmanın ardından temsil, kaotik veya tuhaf olana görünüşte tutarlı bir şema kazandırır. Enformasyon ne olmaktadır? Bireyler, şeylerin nasıl olduğu veya olması gerektiği hakkında bir temsile sahip olduktan sonra, enformasyonlar ararlar. Daha doğrusu, aramaktan ziyade, kendi öngörülerini veya açıklamalarını geçerli kılmak üzere onları yaratırlar.''
"Mozaik kültür, akademik bir ortamın veya rasyonel bir eğitimin ürünü değil, yaşadığımız dünyayı, deneme ve yanılma süreciyle tanırken aldığımız, tesadüfi, suni, bilgi parçalarının toplanmasının sonucudur. Kitle iletişim araçları, kültürel alanı, bu parça bilgiler yağmuruyla sulamaktadır. Birey üzerine gönderilen mesajlar kitlesinden, gelişigüzel parçalar alır. Mesajlar üzerinde ne sansür uygular, ne de çaba harcar, düşüncesini etkileyen olaylar tarafından gelişigüzel damgalanır, 'şeylerin yüzeyinde kalır'. Moles'ün ifadesiyle, insan zihni bir tür ekran gibi alındığında, bu ekranın yapısı iplik iplik bölünmüş, keçelenmiş bir yapı gösterir. Bireyin sahip olduğu bilgiler, düzensiz döküntülerden ibarettir; ekran üzerinde birbiri üstüne yığılmış, fakat aralarında bir iç bağ bulunmayan bilgi parçacıkları, bir yoğunluk oluşturur."
"Hermenötik sosyal bilimler açısından görecelilik sorununu gündeme getirmektedir. Zira bilgi ve hakikati yorum sayan hermenötik bakış açısına göre, sosyal olgular konusunda az çok değişmez ve sabit hakikatler yoktur. Tüm hakikatler, kültürün bir durumuna göre görecelidir, üstelik kültürün bu durumları da, belirli metinlerin yorumuna görecelidir. Bu şekilde kapanan devre 'hermenötik devre' olarak adlandırılır. (Domenach, 1995)"
Reklam
"Ayna aşaması, çocuğun psişik gelişiminde önemli bir evredir. 'Ben' (ego), imajiner temsil değerini diğeri sayesinde ve diğerinin bakışında bulur. Ayna aşaması, bu diyalektiği başlatan süreçtir. Çocuğun görüntüsel imgesiyle özdeileşmesi, diğerinin (Anne) bunu tanımasıyla/kabülüyle desteklendiği ölçüde mümkündür; çocuk kendi öz imgesinde, diğeri onu böyle tanıdığı için kendini tanır, yani diğerinin gözünde, bu imgenin kendine ait olduğunun tasdikini bulur. Ayna aşamasında gerçekleşen bu temel özdeşleşme, Hegel'in bilincin diyalektiği kavramına gönderir."
Sayfa 99
Çevresel Psikoloji
Psikolojinin çevre ve insan davranışları arasındaki ilişkilerini inceleyen alt alanıdır. Hem çevre koşullarının insan davranışlarına etkisini hem de insanlarının çesitli eylemlerinin sosyal ve fiziksel çevreye etkisini inceler. Söz konusu olan çevre bir mahalle, ev, ofis, fabrika, okul, çocuk parkı ya da bir sokak olabilir. Psikolojinin diğer alt dalları (sosyal psikoloji, bilişsel psikoloji, okul psikolojisi gibi) ve psikoloji dışıdaki uazmanlık alanları (mimarlık, mühendisĺik, çevre bilimi, eğitim bilimleri, ergonimi, soyoloji, antropoloji gibi) çevresel psikolojinin gelişimine katkıda bulunurlar.
Sayfa 46 - Yediveren YayınlarıKitabı okudu
Çekingen Kişilik Bozukluğu
Temel niteliği sosyal rahatsızlık, eleştiri ve reddedilmeye karşı aşırı hassasiyet, çekingenlik, ürkeklik ve utangaçlıktır. Eleştiriyle çabuk incinirler. Onaylanmama önemli ölçüde ruhsal travma etkisi yapar. Sevildiklerinden emin olmak isterler. Alay konusu olacağı korkusuyla yaşarlar. Başkalarıyla, toplumla ilişkileri kısıtlı, iletişimleri sağlıksız ve devamsızdır.
Sayfa 46 - Yediveren YayınlarıKitabı okudu
sistem teorisi systems theory Fiziksel ve sosyal gerçekliğin bütün düzeylerinde düzenin nasıl gerçekleştiğini açıklamayı hedefleyen ve dünyayı, her türlü olayı ve şeyi birbiriyle ilişkili, birbirine bağımlı bir ilişki içinde, bileşen öğelerine indirgenemeyen özelliklere sahip entegre bir bütün olarak değerlendiren bir teori. Genel olarak bir sistem varlığını sürdürebilmek için çevresinden düzen transferine bağımlıdır. Bu teoriye göre bir sistem çevresinden düzen alamadığı takdirde, ya çevrenin ya da sistemin değişmesi gerekir. Düzenin veya transferin çevreyi tehdit etmesi halinde ise sistemin değişmesi gerekir. Sistem teorisi, bir toplumun çevresini (insani ve fiziksel) göz ardı eden toplum, aile, bürokrasi, suç, sapma, hastalık vb. teorileri, toplumun ve insanın yeterince anlaşılmasının önündeki politik birer engel olarak değerlendirir. Ayrıca >>negentropi
Sayfa 656Kitabı okudu
Reklam
paradigma paradigm Yunanca "yapı, örnek, model" 1.) Kuhn'un bilim tarihi analizinde, bilimsel sorunlara belli bir yaklaşımı tanımlayan bir yol gösterici, varsayımlar, teoriler ve yöntemler toplamı. Kuhn'a göre doğal bilimlerde ve toplumda, her birisi kendinden öncekilerden daha kapsamlı olan ilerlemeci bir paradigmalar evrimi söz konusudur. 2.)Sosyal psikolojide üretim ilişkileri, bireylerarası etkileşim, devlet-birey ilişkisi, resmi ideoloji vb. de dahil olmak üzere belli bir toplumsal yapı modeli (kapitalist paradigma, sosyalist paradigma gibi). 3.) Araştırmalarda deneyin veya araştırmanın çeşitli aşamalarına ilişkin deneysel bir tasarım veya plan, ya da incelenen süreç veya davranışın bir modeli (>>işlemsel şartlandırma paradigması gibi). 4.) Bir sorunun çözümü veya anlaşılması konusunda benimsenen, baz alınan belli bir teorik veya bilimsel yaklaşım (örneğin depresyona yönelik bilişsel paradigma ya da psikanalitik paradigma gibi). 5.) Dil biliminde, "giderim, gidersin, gideriz, giderler vb." gibi bir kelimenin aldığı biçimlerin toplamı.
Sayfa 569Kitabı okudu